Korkaklar her gün ölür! Korkusuzlar sadece bir gün!

 

Korkaklar her gün ölür! Korkusuzlar sadece bir gün!

ŞEVKİ YILMAZ

Siyonit İtrail’in tetikçiliğini yürüttüğü, Deccaliyet Sisteminin patronlarının önderliğinde yürütülen; kan, gözyaşı, zulüm ve katliamlarla oluşturdukları devasa sermayelerine sermaye katmak ve her türlü yeraltı ve yerüstü kaynaklarını sömürebilme adına silah dahil her türlü kirli ticaretlerini devam ettirmek için dünyayı kana ve gözyaşına boğmaya devam eden sömürgeci emperyalist beşli süper çete devletlerinin canavarlar sofrasında yutulmaya devam ediyoruz!

Bu (Haşa) Allahsız, Peygambersiz, Kitabsız, süper acımasız, süper merhametsiz ve süper insafsız canavar devletler, Osmanlı Cihan Devleti’nin yokluğundan meydanı boş bulunca dünyayı aralarında bölüştüler!

Afrika ve halklarını Avrupa (AB) Canavarına,

Türki Cumhuriyetlerin halklarını Rus Canavarına,

Pakistan, Bangladeş, Nepal, Arakan, Myanmar (Burma) ve Hind Halklarını tilki İngiliz Canavarına,

Doğu Türkistan, Malezya, Vietnam, Kore vs. halklarını Çin Canavarına, mukaddes beldelerimizin de olduğu Orta Doğu’nun Arab Devletlerini ve halklarını da baş canavar İtrail’i korumakla görevlendirdikleri Amer KAN (ABD) Canavarına teslim ettiler!

Mevcudiyetleri bir avucu geçmeyen bu küresel sömürgeci şeytani sistemin kurucu ve yöneticileri olan Siyonitmi yönetmekte olan malum karanlık aileler;

Sultan’uş Şuara, üstad Necib Fazıl’ın,

“Allah’ın on pulunu bekleye dursun on kul;

Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul.

Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa;

Yaşasın, kefenimin kefili karaborsa...’’

dizelerinde dile getirdiği gibi; dünya nimetlerinin 10’da dokuzunu kendilerine geri kalan 10’a birini de sömürdükleri dünya halklarına bıraktılar.

Canavar Çeteler, sömürdükleri mazlum halklara fakirlik, yokluk, savaşlar, salgın hastalıklar, nükleer saldırılar bırakarak insanlığa hayatı zindan ettiler! Yaşanmaz hale dönüştürdüler!

Varlık içinde yokluk çektirdiler ve çektirmeye de devam ediyorlar!

Bu ihanetlerine ise; kurdukları BM (Birleş miş Milletler) NATO, Şangay, DSÖ (Dünya Sağlık Örgütü) WEF (Dünya Ekonomik Forum) IMF. vs.. gibi oluşumlar yoluyla halkları köle yapmaya, ezmeye ve sömürmeye devam ediyorlar!

Mallarını sömürüyorlar!

Sağlıklarını sömürüyorlar!

Canlarını sömürüyorlar!

Namuslarını sömürüyorlar!

 

Nesillerini sömürüyorlar!

Akıllarını, duygularını ve inançlarını sömürüyorlar!

Bu asırlık zulümlere karşı; dinleri ayrı, ırkları ayrı, dilleri ayrı, inançları ayrı ezilen ve sömürülen halklar insanlığın kanayan yarası ve vicdanı GAZZE etrafında bir araya gelerek bu çete devletlerin karşısında Hak ve Adalet ilkesini uygulayacak Süper bir Devletler Birliğinin özlemi içinde mazlumlara destek için sokaklara döküldüler!

Eylemleri karalarda ve denizlerde çığ gibi büyüyor Elhamdulillah!

Halktan halka, halka halka, omuz omuza, el ele devasa bir küresel intifada oluyor Elhamdulillah!

Filistin’in mazlum halkının Gazze’de başlattığı ve devam eden asrın en büyük en şanlı diriliş ve direnişine destekler zalimlere karşı kasırgaya dönüşmek üzere çığ gibi büyüyor Elhamdulillah!

(Siyonit İtrail-kovboy ABD) koalisyon çetesinin Tahran’da Şehid İsmail Heniyye’ye yaptığı suikastla başlayan, ardından Malta açıklarında Vicdan Gemisine yapılan drone saldırısıyla devam eden, bunlar yetmezmiş gibi Tunus açıklarındaki Sumud Filosu’na üst üste saldırı yapan ve en sonunda da Direnişin KURMAY KADROSU’nu hedef alarak, Doha’ya saldırıp Katar’ı hedef alan caniler bir kez daha göstermişlerdir ki iman ve insan düşmanlarının dostluğu yoktur! Trilyon dolar haraç da versen can güvenliğin yoktur!

Ki onlar (başımıza bir iş gelmesin) korkusu ve sahipsizlik duygusuyla haraç vermek zorunda kalmışlardı.

İşte bu saldırıyla Ürdün’den BAE’ye oradan Mısır’a bir kez daha göstermiştir ki aciz korkak kralcıkların ve dalkavuk çevresinin hamisi yoktur!

İşte bu gerçek, bu canavarlara güveni de ortadan kaldıracaktır biiznillah!

Bu İtrail-ABD kalleş saldırısı göstermiştir ki; bağımsız savunma sanayine sahip olunmadan petrolün, paranın, servetin, şöhretin ve israfın çokluğu kralların ve yönetimindeki halkların canlarını, namuslarını, mallarını, saraylarını ve vatanlarını koruyamamıştır!

İşte bu son saldırı bu gerçeğe karşı kör olan gözlerini açacak inşAllah!

Bu zalimlere ve zulümlerine susanlara, tarafsız kalanlara, yağcılık yapanlara ve kendilerini korumak için trilyonca doları haraç verenlere de sıranın yakında geleceğini ve bu yangınının hepsini birden yakacağını öğrenecekler inşAllah!

Katar’a bu saldırı Said Nursi (r.a)’in “Aç canavara karşı tahabbüb (sevgi, yağcılık) o canavarın merhametini değil iştihasını açar. Hem de diş ve tırnağının kirasını da ister” dediği gibi gerçek dostunu düşmanını karıştırarak gerçeğe kör olmuş gözlerini açmaya vesile olur inşAllah!

Yeter artık!

Bu canavar sofrasında Bir leş olmamak için Birleşmemiz gerektiğini artık anlamalıyız!

Din, ırk, parti ve mezheb ayırımı yapmadan savaşlara, işgallere ve sömürülmelere karşı olan tüm halklar ve Devletler Türkiyemizin abiliğinde ve hamiliğinde el ele vermelidir!

Tıpkı çağın Bizans’ına karşı Alparslan’ın çadırında bir araya gelen mazlum halklar gibi!

Ve bu yüzyıllık dünya süper Canavar Sofrasını dağıtmak için ülkemizin başlattığı devasa Savunma Sanayii hamlesini daha da güçlendirmek için ve kurulması için gayret ettiği “Yeniden Dünya Düzeni” nöbeti için kimseden ve hiçbir güçten çekinmeden ve korkmadan birleşmeliyiz!

Unutmayalım ki;

Sadece Allah’tan korkarsanız, Allahımız onları bizlerle korkutur!

O canavarlardan korkarsanız, Allah onlarla bizleri korkutur!

Korkaklar her gün ölür!

Korkusuzlar sadece bir gün!

Allahımız İsm-i Azâm’ı hürmetine; zilletimizin, korkaklığımızın, cimriliğimizin, gafletimizin ve kasvetimizin ana sebebi olan Kalbimizde ki dünya sevgisi (VEHN) ve ölüm korkusu hastalığına şifa lütfetsin!

Düşmanlarını düşman, dostlarını dost görme feraset ve basıretini lütfetsin! Amiin.

Nefsimizde, ailemizde ve ülkemizde “İslam Sözleşmesi”nin uygulanması, Mukaddes Mescid-i Aksa’mızın, Filistin’imizin, Osmanlıcamızın özgürlüğü, tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız mübarek olsun. Selam, sevgi ve duayla...

1922 yılında Rize'den İzmit'e göç eden eski Karamürsel Müftüsü Ali Efendi'nin (r.a.) oğlu Şevki Yılmaz; 1955`de İzmit`te doğdu. İlkokulu 1967`de İzmit`te bitirdi. 1973 yılında İzmit İmam-Hatip Lisesi'nden mezun olduktan sonra, Derince Lisesi`ni de dışardan bitirdi. 1974 yılında MSP-CHP koalisyonunda, Adalet Bakanlığı Özel kalemi olarak görev yaptı. Şevki Yılmaz, İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü`nden 1980 yılında mezun oldu. Fakülte yıllarında Kartal Müftülüğünde Murakıp olarak memuriyet hayatına devam etti.